Ekopolitik‘e yazdığım “Köpük Mü, Balon Mu, Çağ Gerçeği mi?” başlıklı son yazımdan sonra yeni gelişmelere şahit olduk.
Yatırımcıların bazı teknoloji şirketlerinin aşırı değerlenip değerlenmediğini sorgulaması ve bunun da “piyasa çökecek mi” korkusunu tetiklemesi nedeniyle yapay zekâ hisseleri son haftalarda darbe almıştı.
Yazının ertesinde Amerikan ekonomisindeki “Yapay Zekâ süreci suni bir balon mu” endişelerine hızlı bir yanıt geldi.
Nvidia’nın beklenenden daha güçlü üç aylık kazanç bildirmesi, Yapay Zekâ kaynaklı hisse senedi fiyatlarının çok yükselmiş olabileceği endişelerini yatıştırdı.
Şirket, analistlerin beklentilerini aşan sonuçlar açıkladı.
Nitekim, Nvidia hisseleri, açıklanan üç aylık bilanço sonrası yüzde 5’ten fazla yükseldi.
Ekim sonunda biten üç aylık dönemde Nvidia’nın geliri 57 milyar dolar ile yüzde 62 arttı.
Veri merkezi satışlarından elde edilen gelir 51,2 milyar dolar oldu ve piyasanın 49 milyar dolarlık beklentisini geçti.
Şirket, mevcut çeyrek için 65 milyar dolar gelir öngörüyor.
Bu da Wall Street’in 61 milyar dolarlık tahmininin üzerinde.
***
Nvidia şu anda Wall Street’in en büyük şirketi, değeri 5 trilyon doları aşmış durumda.
Bu nedenle S&P 500 üzerinde olağanüstü bir ağırlığı var ve tek başına piyasanın günlük performansını belirleyebiliyor.
Özellikle diğer şirketler bu teknoloji için Nvidia çiplerine güvendiğinden, kaçınılmaz olarak Nvidia yapay zekâ etrafındaki çılgınlığın bir göstergesi haline geldi.
***
Nvidia’nın CEO’su Jensen Huang, bilanço açıklamasında şöyle dedi:
“Bir süredir yapay zekâ balonundan söz ediliyor. Biz farklı bir tablo görüyoruz. Nvidia, başka hiçbir hızlandırıcıya benzemez; yapay zekânın her aşamasında üstünüz…. Yapay zekâ her yere gidiyor, her şeyi yapıyor, hem de aynı anda.”
Huang, Nvidia’nın büyük dönüşüm alanlarına odaklandığını ve bunların “üretken” yapay zekâ, “belirli bir hedefe az denetimle ulaşabilen” yapay zekâ ve “fiziksel dünyayla etkileşime giren” yapay zekâ olduğunu söyledi.
Buna örnek olarak da robotları gösterdi.
***
Gerçekten de dünya çip ve robot konusunda farklı bir süratle yol alıyor… Teknoloji sektöründeki bu hiperaktif büyüme dönemini tarihi bir an olarak tanımlamak mümkün.
Nvidia, 5 trilyon dolar değerindeki ilk halka açık şirket oldu ama büyüyen sadece Nvidia değil…
Microsoft, Google, Apple ve Amazon’un da değeri artık trilyonlarca dolar.
Dört şirket, son çeyreklerinde toplam 110 milyar doların üzerinde kâr bildirdi.
***
Bu büyümenin reel sebebi nedir?
Kimi uzmanlar sorunun sadece Nvidia üzerinden bile cevaplanabileceğini söylüyorlar… Onlara göre, şirketin çiplerine olan talep, insanların yapay zekâ kullanmak istediği anlamına gelmiyor.
Ne anlama geliyor?
Bu, şirketlerin devasa yapay zekâ sistemleri inşa ettiği anlamına geliyor.
Örneğin üç yıl önce yükselişe geçen OpenAI şirketi…. Şirketin değeri şu anda 500 milyar dolar… Dünyanın en değerli “yeni” şirketi.
OpenAI‘nin baş rakibi Anthropic‘in değeri ise tahmini 183 milyar dolar .
Şubat ayında kurulan Thinking Machines Labs’ın ise şimdiden onlarca milyar dolar değerinde olduğu düşünülüyor.
Bu yeni tarihsel bir süreç ve gelişmeler çok zigzaglı.
Nitekim OpenAI kârlı değil ve 2030’a kadar da kârlı olması beklenmiyor… Anthropic de zararda… Thinking Machines ise ilk ürününü daha yeni çıkardı.
Ama bu durum, harcamalarını engellemedi.
OpenAI ve ortakları, Project Stargate adını verdikleri projenin bir parçası olarak Amerika Birleşik Devletleri’ndeki yeni veri merkezlerine 500 milyar dolar yatırıyor.
Bugünün parasıyla bu, atom bombasının üretildiği Manhattan Projesi’nin 15 katını finanse etmeye yeter. Apollo Ay projesinin tamamının maliyetini karşılayabilir.
***
Ne bu Stargate Projesi?
Stargate Projesi, OpenAI, SoftBank, Oracle ve yatırım şirketi MGX tarafından oluşturulan bir yapay zekâ (AI) ortak girişimi… 21 Ocak 2025’te ABD başkanı Donald Trump tarafından resmen duyuruldu.
SoftBank’ın CEO’su Masayoshi Son, girişimin başkanı olacak.
Proje, ismini 1994 yapımı Yıldız Geçidi (Stargate) filminden alıyor.
***
Yapay zekâ donanımları konusunda uzmanlaşmış bir girişim olan San Francisco Compute’un CEO’su Evan Conrad, “Yalnızca Stargate bile -eğer gerçekten 500 milyar dolara ulaşırsa- dünyanın en büyük altyapı projesi olacak” diyor…
OpenAI sözcüsü Steve Sharpe ise yaptığı açıklamada, şirketin haftalık 800 milyon kullanıcıyı ve bir milyondan fazla kurumsal kullanıcıyı hedeflediğini söylüyor.
Tekrar ediyorum:
Haftada 800 milyon kullanıcı ve bir milyondan fazla kurumsal yapı.
Sözcü “Demiryolları, elektrik ve internet gibi nesiller arası ilerlemeler, cesur yatırımlardan ve uzun vadeli inançlardan gelir” dedi. “Üç yıldan kısa bir sürede tarihin en hızlı büyüyen tüketici ve kurumsal platformunu oluşturduk.”
***
Yeni çağın hızlanan temposuna dikkat çekenlerden birisi de Morgan Stanley analistleri… Analistlere göre teknoloji şirketleri ve hükümetler 2028 yılına kadar veri merkezlerine yaklaşık 3 trilyon dolar harcayacak.
Bunu başarmak için bankalardan ve diğer finans kuruluşlarından yaklaşık bir trilyon dolar borç alacaklar.
Google, Microsoft, Amazon ve Meta, son 12 ayda yeni veri merkezlerine yaklaşık 360 milyar dolar harcadı.
Zaten endişeli olan kötümserlerin kuşkularını bu devasa harcamalar daha da artırmakta.
Ancak kuvvetle vurgulandığı gibi unutulmaması gereken bir şey var… Yeni çağın hem generalleri hem de piyadeleri olan avant-garde şirketler sadece bir ürün geliştirmiyorlar, dünyayı değiştirecek buluşlar yaratıyorlar.
“Yapay genel zekâ”, insan beyninin yapabildiği her şeyi yapabilen bir makine örneğin… Ama henüz hiç kimsenin bunun nasıl yapılacağını tam bilemediği de dip not olarak düşülüyor.
Önemli bir sorun daha var… Yapay Zekâ şirketlerinin sohbet robotları ve görüntü oluşturucuları halihazırda yüz milyonlarca kişi tarafından kullanılıyor, birçoğu aylık 100 doları aşabilen ücretler ödüyor ama teknoloji sektörünün asıl para kaynağı olan kurumsal müşterilerin yapay zekayı kullanma biçimi henüz tam oturmuş değil.
McKinsey & Company’nin son araştırmasına göre, her 10 işletmeden yaklaşık sekizi yapay zekâ teknolojilerini kullandığını belirtti… Ancak birçok işletme de bu teknolojilerin “önemli bir kârlılık etkisi olmadığına” işaret etti.
Buna rağmen iş dünyasının teknoloji şirketlerine ilgisi artmaya devam ediyor… Microsoft, Google ve Amazon, mevcut arzdan daha fazla müşteri talebi olduğunu belirtti.
Altını çizmek gerekir, arzdan fazla müşteri.
***
Teknoloji sektörünün deneyimli isimleri, yapay zekâ sürecini 1990’ların “dot-com” balonuna benzetiyor.
Bu balon patladığında, yüzlerce yeni girişim ortadan kayboldu ve bu genç şirketlere teknoloji satan köklü şirketler büyük kayıplar yaşadı. Ancak diğer yeni girişimler kalıcı bir başarı yakaladı ve dünyayı değiştirdi; özellikle de Amazon ve Google.
***
Bu gelişmeler, sorular, endişeler belli ki daha epeyce sürecek.
Ama yapay zekâ böyle gelişmeye devam ederse, yakında yapay zekâ ile ilgili soruları da yapay zekaya soracağız.
Bütün bu gelişmenin ortasında değişmeyecek tek gerçek, geri dönüşü olmayan bu yeni buluş çünkü.

